NAZİLLİ HAKKINDA BİLGİLER
Nazilli, Ege Bölgesinin en eski yerleşim merkezlerin¬den birisidir. İlçe merkezinin ilk yerleşim yeri hakkında kesin bilgiler bulunmamaktadır. Ancak Karya bölgesinde kalan Menderes Vadisine Luvi'lerin yerleştiği bilinmektedir.
Bu bölgede ilk yerleşim merkezi Lidya'lılann kurduğu antik Mas tavra kentidir. O dönemlerde bölgenin batısındaki İyonya kentlerinin ekonomik alanda gelişmesi ve kentin Ege ve Önasya ülkeleri arasındaki ticaret yolu (Hierapolis-Tripo-lis-Mas tavra-Nysa-Tralleis-Magnesia-Efes) üzerinde bulun¬ması Nazilli yöresinin önem kazanmasına ve gelişmesini sağladı.
İ.Ö. 546 'da Lidyahları yenerek bu devleti ortadan kaldıran Persler bölgeye egemen oldular. Pers egemenliğini sıra¬sında bütün Batı Anadolu gibi bu yöre de Sard Satraplığına bağlı bulunuyordu.
İ.Ö. 344 'de Asya seferine çıkan Büyük İskender bu bölgeyi Makedonya sınırları içine kattı. İskender'in ölümünden sonra kurulan Selovkoslar' in eline geçen bölge daha sonra Roma egemenliği altına girdi.
Roma egemenliğinin Batı Anadolu'ya ulaştığı İ.Ö. 2. Yüzyıldan itibaren yaşanan askeri ve siyasi olayların ardın¬dan, ancak İ.S. 1. ve 2. Yüzyıllar, ekonomik kalkınmanın ya¬şandığı ve yaygınlaştığı dönem olmuştur.
Bölgede ve henüz gelişmemiş vadilerde, yerli halk ve köleler için üretim merkezleri kurularak, buraların gelişmesi sağlandı.
Tahıl ekim alanları genişletildi. Üzüm, incir ve zeytinin yanı sıra portakal limon gibi meyveler ile yeni tarımsal ürün tipleri geliştirildi. Pamuk üretimi de az da olsa bu dönemde başlar.
Roma imparatorluğu İ.S. 395'de Doğu ve Batı Roma diye ikiye ayrılınca bu yöre Doğu Roma İmparatorluğunun başka bir değişle Bizans İmparatorluğunun sınırları içinde kaldı.
Roma döneminde verimli alanlardan oluşan Menderes Vadisi Bizans yönetiminin siyasi, dini, ekonomik ve kültürel yapılaşmayı başkent İstanbul yönünde yoğunlaştırması üzeri¬ne bu bölgede ticaret ve ekonomi daralmaya başladı. Ancak yöre bu olumsuzluklar karşısında Hıristiyanlık inancı yönün¬den önemli bir hale gelmiştir. Bizans döneminde Afrodisias ve Harpasa (Arpaz) piskoposluk merkezi olmuştur.
Anadolu'nun Türkleşmesi sürecini başlatan Selçuklular, 1176'da Miryakefalon Savaşı'nı kazanınca Nazilli ve çevresi yepyeni bir uygarlık ve kültürün etkisi altına girdi.
Selçuklular döneminde bu bölgeye ilk yerleşen Oğuz boylarına bağlı Gökhan, Dağhan, Gediklü, Haydarlı, Hoca-beyli, Kireges, Toygar, Alayuntlu, Kızıllar, Bayındır gibi oymaklar olmuştur. Türklerin Anadolu'ya yerleşmesi sonucu pa¬muk üretimi genelde dokumacılık yapan bu oymak ve aşiretler tarafından en üst düzeye çıkarılmıştır.
Selçukluların son dönemlerinde Muğla ili dolaylarında kurulan Menteşe Beyliği Sultanhisar ve Nazilli yöresini 1280'de ele geçirdi daha sonra Birgi merkez olmak üzere Aydın oğulları Beyliğini kuran Aydın oğlu Mehmet Bey Nazilli bölgesini kendi beyliğine kattı.
Osmanlı Devleti zamanında ise Yıldırım Beyazıt 1390'da Nazilli yöresini ele geçirdi. 1402'de Timur'un, Yıldı¬rım Beyazıt'ı Ankara Savaşında mağlup etmesinden sonra bu topraklar kısa bir süre için Timur kuvvetlerinin eline geçti. Kışı iklimin müsait olmasından dolayı Menderes Havzasında geçiren Timur kuvvetleri Anadolu'dan çekilirken yine Timur'un yardım ve desteği ile Aydın oğlu Musa Bey bu bölgede egemenliğini ilan etti. Ancak Musa Bey aynı yıl (1402) ölünce yerine oğlu Aydın oğlu Gazi Umur Bey geçti.
Aynı tarihlerde Osmanlı tahtına çıkan II. Murat Anadolu'daki karışıklıkları bastırarak Nazilli ve çevresini kesin olarak Osmanlı idaresi altına soktu.
NAZİLLİ ADININ ANLAMI
Her şehrin tarihçesi iki şekildedir. Bunlardan birincisi belgelere dayalı gerçek; diğeri ise nesilden nesile, ağızdan ağıza anlatıla gelen efsanelere dayalı tarihçedir. İlkini tarihçiler, ikincisini halk kendisi yazar.
- Nazillinin adı üzerinde de pek çok söylenti ve ileri sürülen görüşler vardır. Tanınmış Yunan tarihçisi Strabona göre, Büyük Menderes Irmağının sağ yakasında (Bu günkü aşağı Nazillinin alt kısmında) Nazi diye anılan bir alan olduğu ve Nazi Sitesini Batı Anadoludan akıp gelen göçmenlerin kurduğunu ve buna göre çok eskiden Nazillinin (Nozi - Nazi) Noz-ili,Naz-ili adını aldığını belirtir.
- Hammer tarihini yazan tanınmış tarihçi Hammere göre; İlçemizin adının Bazarköy (Pazarköy) iken Nazilli adını sonradan aldığı belirtilir.
Büyük Türk gezgini Evliya Çelebiye göre; Nazilli adını sonradan aldığı. 17. Yüzyılda Nazilli büyük bir şehirdi. Güzelleri çok ve bu güzellerinin naz ve isteğnaları boldu. Bundan ötürü şehre Naz-İli adı verildiğini belirtir.
- Başka bir görüşe göre ise: 12.Yüzyılda büyük menderes vadisine gelen Türkler buradaki Bizans egemenliğine son verdiler. O devirde gelen Türk boyları arasında Nazlu adını taşıyan bir boyun oymağı da bu çevreye yerleşti. İlk kurduğu köye de kendi boyunun adı olan Nazlu adını verdiği.
- Nazlu Köy 12.Yüzyıl sonlarında bugünkü Nazilli' nin 5 kilometre kuzeyinde Menderes ovasına bakan ufak bir tepede kurulan bu köy, doğudan ve batıdan gelen yollar üzerindeydi. Köyün adı önce Nazluydu daha sonra ise Nazlı olduğu.
Nazilli adı üzerinde pek çok görüş ileri sürülürken, halk Nazilli adını bir aşk hikayesine bağlayarak açıklar. İster yaşanmış gerçek bir olay olsun, ister olmasın sonu hazin biten bu aşk hikayesi ile halk, sanki yaşadığı şehrin adını bilinçli bir şekilde sevgiye bağlamış, Nazlı kızın adını Nazilli adına taşıyarak aşkı ve sevgiyi ölümsüzleştirmek istemiştir. Nazilli bugünkü adını hiç şüphesiz şehir Türklerin eline geçtikten sonra almıştır.
COĞRAFİ YAPI
Nazilli, Aydın iline bağlı bir ilçe merkezidir. 28'-29 en¬lemleriyle, 37'-38 boylamları arasında yer alır. Nazilli doğuda Kuyucak, batıda Sultanhisar, güneybatıda Yenipazar, kuzeydoğuda Manisa'nın Alaşehir ilçesi, güneyinde Bozdoğan, güneydoğusunda ise Karacasu ilçeleriyle çevrilidir. İlçenin yüzölçümü toplamı 644km2dir.
Büyük Menderes Havzası'nın oluşturduğu ova, Nazilli'de genişlemeye başlar ve kuzey-güney doğrultusundaki uzunluğu 10 km. geçer. Nazilli'nin de içinde bulunduğu ova denizden 75–80 metre yüksekliktedir. En çukur yeri Akçay deresi ile Büyük Menderes ırmağı arasında bulunan Çerkez Ovasıdır. İlçe sınırları içinden doğarak Büyük Menderes ırmağına dökülen ve bu ırmağı besleyen İsa beyli Deresi, Dallıca-Gereniz Çayı, Dere köy Çayı ve Mergen Çayları başlıca akarsu kaynaklarıdır. İsmet’in Dağı Nazilli ile Kuyucak İlçeleri arasında yer alır. Ortalama yüksekliği 1200 metredir. Önemli tepeleri Karadağ(1306 metre), Eren (1358 metre) Kocahüyük (1458 metredir) Karıncalıdağ Pirlibey kasabasının üstüne uzanır. Başlangıçta sarp bir dağ olmakla beraber nispeten düzleşir. Ortalama yüksekliği 1600 metredir. En yüksek yeri 1700 metre olan Karlık tepesidir. Madran Dağı, Karıncalı dağının batısındadır. Menderes nehri hafif meyil ile iner. Gökbel dağı Madran Dağının batısındadır. Güneyi Ormanlarla kaplı, Kuzeyi ise dik dağdır. Nazilli’nin Karıncalı Dağı eteklerinde Kahvederesi ve Nacipınar Yaylaları vardır. Nazilli de Menderes nehrinin geçtiği ve suladığı menderes vadisi vardır. Ovanın toprağı humuslu ve mümbittir. Bozdoğan İlçesi yolun doğusunda kalan topraklara Çerkez ovası adı verilir. Bu arazide en çok Pamuk ekimi yapılır.
Nazilli'nin kuzeydoğusundaki Çamlık Dağı 1732 mt, güneydoğusundaki Karıncalı Dağ 1705 mt, güneyindeki 1792 mt. Yükseklikleri ile Madran Dağı bu bölgedeki en yüksek noktalardır.
Kentin kuruluş yerini belirlemiş olan en önemli etkenler sahip olduğu ulaşım kolaylıkları, verimli tarım arazisi ile yerleşmeye uygun topografık yapısıdır. Kent planı kuzey-güney doğrultusunda bir elips şeklindedir.
Ancak son yıllarda şehir doğu-batı yönünde gelişme göstermektedir. Verimli tarım arazilerinin imara açılmaması şehrin Menderes Nehri yönüne genişlemesini engellemektedir.
Yukarı Nazilli'de genişleyen bu elips Aşağı Nazilli'de daralma gösterir. Bu elipsi İzmir – Aydın - Denizli kara ve demiryolu doğu-batı yönünde enlemesine keser.
|